Şükreden zenginin fazileti

572. Abdullah İbni Mes’ûd radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Yalnız şu iki kimseye gıpta edilmelidir:
Biri, Allah’ın kendisine verdiği malı hak yolunda harcayıp tüketen kimse, diğeri, Allah’ın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına öğreten kimse. “
Buhârî, İlim 15, Zekât 5, Ahkâm 3, İ’tisâm 13; Müslim, Müsâfirîn 268. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 22
573. İbni Ömer radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Yalnız şu iki kişiye gıpta edilmelidir:
Biri, Allah’ın kendisine verdiği Kur’ân ile gece gündüz meşgul olan kimse, diğeri, Allah’ın kendisine verdiği malı gece gündüz harcayan kimse. “
Buhârî, Temennî 5, Tevhîd 45; Müslim, Müsâfirîn 266, 267. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 22
574. Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi:
Mekke’den Medine’ye hicret eden müslümanların fakirleri Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e gelerek:
– Varlıklı müslümanlar cennetin yüksek derecelerini ve ebedî nimetleri alıp götürdüler, dediler.
O zaman Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem:
– “Hayrola! Onlar ne yaptılar ki?” diye sordu.
Fakir muhâcirler:
– Bizim kıldığımız namazı onlar da kılıyorlar. Tuttuğumuz oruçları onlar da tutuyorlar. Üstelik onlar sadaka veriyorlar, biz veremiyoruz. Köle âzâd ediyorlar, biz edemiyoruz, dediler.
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem onlara:
– “Sizden önde gidenlere yetişebileceğiniz, sizden sonra gelenleri geçebileceğiniz, sizin yaptığınızı yapanlar dışında herkesten üstün olacağınız bir şeyi haber vereyim mi?” diye sordu.
– Evet, söyle yâ Resûlallah! dediler.
Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
– “Her farz namazın peşinden otuz üçer defa sübhânallah, Allâhü ekber, elhamdülillah dersiniz. ”
Birkaç gün sonra fakir muhâcirler Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e tekrar gelerek:
– Zengin kardeşlerimiz bizim yaptığımız tesbihleri duymuşlar. Aynını onlar da yapıyorlar, dediler.
Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
– “Ne yapalım! Artık bu Allah’ın bir lutfudur; Allah lutfunu dilediğine verir. ”
Buhârî, Ezân 155; Daavât 18; Müslim, Mesâcid 142. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Vitir 24

PAYLAŞ