Allah dostlarını sevmek şirk mi?

   Kur’an-ı kerim (Yunus 61..) ayetlerde bahsedilen ve günümüzde var olduğu ayetlerle sabit olan Allah dostlarının hukukunu savunmaya ve müdafaa etmeye devam ediyoruz.
   Bildiğiniz gibi ingiliz coşturması Vehhabi kaynaklı Bin Baz icazetli “selefi” geçinen selefsizler özellikle Türkiye’de Allah dostlarına savaş açmış durumdalar.
   Biz de Rabbimizin Kur’an’ında övdüğü bu Allah dostlarını müdafaya devam edeceğiz.
(ALLAH DOSTLARIYLA ALAKALI YAZILARI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN)
   Bu kalbinde muhabbetten eser görünmeyen zavallılar Kur’an’ı Kerimde övülen ve özellikleri Rabbimizin Kur’an’ında beyan ettiği özelliklerle birebir tutan Allah dostlarını sevmeyi de şirk olarak görüyor. Neymiş, aşırı sevilemezmiş, yoksa Allah’a ortak koşulmuş olunuyormuş…
   Bu sefiller öyle diyor, bakın Rabbimiz ne diyor:
   “İnanıp salih ameller işleyenler için Rahmân, onlar için (gönüllerde) bir sevgi yaratacaktır.” (Meryem 96)
İbn-i Kesir Tefsirinin bu ayet mealinde şöyle izahatlar geçmektedir:
   Allah Teâlâ, şerîat-ı Muhammediye’ye uygunluğu ile Allah’ı hoş-nûd eden sâlih amelleri işleyen inanan kullan için sâlih kullarının kalblerinde onlar için bir sevgi yaratacağını haber veriyor. Bu, şüphesiz olacak ve kaçınılmaz (zarurî) bir durumdur. Bu; Allah Rasûlü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) nden değişik şekillerde rivayet olunan sahîh hadîslerde belirtilmiştir. İmâm Ahmed der ki: Bize Affân’m… Ebu Hüreyre’den, onun da Hz. Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) den rivayetinde o, şöyle buyurmuş: Şüphesiz Allah Teâlâ bir kulu sevdiği zaman Cibril’i çağırır ve: Ey Cibrîl, Ben filanı seviyorum, sen de onu sev, buyurur. Cibrîl onu sever. Sonra Cibrîl, gök ehli için de nida edip : Şüphesiz Allah filânı seviyor, der. Gök ehli onu sever. Sonra onu Allah yeryüzünde sevgili kılar. Allah Teâlâ bir kula da buğzettiği zaman Cibril’i çağırır ve: Ey Cibrîl, Ben filancaya buğzediyorum, sen de ona buğzet, buyurur. Bunun üzerine Cibrîl de ona buğzeder sonra gök ehli için de : Şüphesiz Allah Teâlâ filâna buğzediyor, siz de ona buğzedin, diye nida eder ve gök ehli ona buğzederler. Sonra onun için yeryüzünde öfke, kin ve düşmanlık konulur. Hadîsi Müslim, Süheyl kanalıyla; İmâm Ahmed ve Buhârî de İfan Cüreye kanalıyla… Ebu Hüreyre’den, o da Hz. Peygamber (Aleyhisselam) den yukan-dakine benzer şekilde rivayet etmişlerdir
Tefsir-i Kebir’de de şöyle geçmektedir:
Ekseri müfessirlerin görüşüne göre, Allah Teâlâ, o mü’minier için kalblerde bir sevgi meydana getirecek ve kendilerinden bu sevgiyi kazanmak için bir gayret olmadığı ve akrabalık, sadaka verme-, iyilik yapma gibi, insanların kalblerinin sevgisini kazanmalarına sebeb olacak şeylere başvurma olmadığı halde Allah onlar için bu sevgiyi kalblerde yeşertecektir.
   Görüldüğü üzere bir kulun sevgisinin kalplere yerleştirilmesi ayet ile sabittir. Dolayısıyla Rahman’ın yerleştirdiği ve hiçbir dünyevi menfaat gözetilmeyen ve Allah için olan bir sevgiden “şirk” çıkarmak ancak ve ancak cahilliğin eseridir.
   Ya da her zaman söylediğimiz gibi ikinci bir ihtimal vardır, şeytanın askerlerine hizmet edenlerin içinde olduğu bir projeye hizmettir. Bu projede Allah dostları Müslümanlar arasında itibarsızlaştırılmalı ve Müslümanlar onlardan uzak tutulmalıdır.
   Rabbimiz kendi dostlarına dost olmayı nasip eylesin, dostlarına düşman olmaktan, düşmanlarına dost olmaktan muhafaza eylesin…
www.ihvanlar.net

PAYLAŞ