Kadının erkeğe, erkeğin kadına benzemeye çalışması

   Dünya üzerinde fitneyi körükleyen, Allah’a ve O’nun kanunlarına savaş açmış olan Şeytan’ın askerleri, dünya halkının, özellikle Müslümanların ahlakını bozmak ve nesilleri ifsat etmek için Şeytanın emirlerini kusursuz bir şekilde yerine getiriyorlar.
   Son asrın projelerinden birisi de “kadının erkeğe, erkeğin kadına benzemesi”
   Bu proje cinsiyet değiştirmeye kadar uzanan geniş bir çalışma. Her dönemde bir ünlünün cinsiyet değiştirdiğine şahit olabilirsiniz. Medya da böyle konuların üzerine gider ve gündem oluşturulur. Maksat daha önceden alt yapısı hazırlanan projenin meyvelerini almak.

ALT YAPISI HAZIR!

   Yapılan filmler, sinemalar, diziler ve “insan hakları”(!) adı ile hareket eden batılı kuruluşların öncülüğünde, öncelikle kadın erkek eşitliğini pompalamışlardır. Bilinçaltına “siz aynısınız, eşitsiniz” mesajı yerleştirilmiştir.    Yine dizi ve filmlerde kadın kılığına giren, kadın gibi konuşup hareket eden erkekler izleyen halkın bilinç altına yerleştirilmiştir.
   Bunların yanında moda adı verilen dış kaynaklı “giyim” dayatmasıyla erkeler, erkekçe giyinmekten uzaklaştırılmış, kadınlar da kadınca giyinmekten uzaklaştırılmış ve bir karışıklık meydana getirilmiştir. Çıkarılan modalarla kadınların erkeklere, erkeklerin kadınlara benzemeleri sağlanmıştır.

   RENK, ALTIN VE İPEK

   Bütün bunların yanında insanların genlerine ve ruh hallerine etki eden faktörleri de kullanmışlardır. Mesela Peygamber Efendimiz altını ve ipeği erkeklere yasaklamıştır. Sebebi ise bu maddelerin, temas ettiği kadın vücudunda kadınlık hormonlarına fayfalı olduğu, beslediği, erkek vücudunda ise kadınlık hormonu geliştirdiğidir.
   Giyilen elbiselerin renkleri de aynı şekilde insan psikolojisine tesir eden faktörlerdendir. Mesela bir kız çocuğunu hiçbir etki altında bırakmadan renkler arasında tercih yapmasını isteseniz pembeyi, erkek çocuğunun ise koyu renkleri seçtiğini görürsünüz. Çünkü insanların yaratılışında bu vardır
   İşte giyilen elbisedeki renkler insanların psikolojilerinde yavaş yavaş da olsa etki yapar.    Bütün bu etkenler, toplu şekilde, yukarıdaki propaganda ve reklamlarla, bilinç altlarında ve zihinlerde biriktirilen “karşı cinse benzeme” dürtüsünü harekete geçirir.
   Dolayısıyla erkek mi kadın mı olduğu anlaşılmayan, her an cinsiyet değiştirme eğilimi içerisine giren, ne olduğu belli olmayan bir nesil ortaya çıkar. Bu geni bozulmuş karışık nesil, toplumu da bozar.
   Mesela böyle bir toplumda, tabiatı gereği ağır işlere meyilli olan erkeklerin hafif işlere yöneldiğini hatta orta düzey işlerin bile ağırlığından şikayet eden gençleri görebilmeniz mümkün olacaktır.
   Bu bozuk karakterler fuhşiyyatın da önünü açarlar. Geçmiş Ümmetlerin helakına sebep olan “livata” belasına da bu sebeple düşerler.    Karakteristik yapısı bozulmuş, DNA’sı hormonlu yiyeceklerle değiştirilmiş böyle bir nesille CİHAD da yapılması mümkün olmayacaktır. İşte bu projenin en büyük sebebi de aslında bu olsa gerektir.

PEYGAMBERİMİZ BUNLARIN OLMAMASI İÇİN UYARDI

   O Yüce peygamber, hazreti Muhammed Mustafa (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bütün bunları bildiği için biz Müslümanları uyardı, ve kadının erkeğe, erkeğin kadına hiçbir şekilde benzememesini emretti. İşte o emirlerden bazıları:
   İbni Abbas radıyallahu anhümâ şöyle dedi: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, kadınlaşan erkeklere ve erkekleşen kadınlara lânet etti.    Buhârî’nin bir başka rivayetinde de (Libâs 61) “Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, kadınlara benzemeye çalışan erkeklere ve erkeklere benzemeye çalışan kadınlara lânet etti” denilmektedir. Buhârî, Libâs 62. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Libâs 28; Tirmizî, Edeb 24; İbni Mâce, Nikâh 22
   Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem kadın gibi giyinen erkeğe, erkek gibi giyinen kadına lânet etti. Ebû Dâvûd, Libas 28. Ayrıca bk. Ahmed İbni Hanbel, Müsned, II, 325 Lanet, Allah’ın rahmetinden uzaklık demektir.    Hadis-i şerifler, erkeklerin kadınlara mahsus olan elbiseler giyerek, kadınlara mahsus zinetleri takınarak giyim kuşamlarında, kılık ve kıyafetlerinde kadınlara; kadınların da erkeklere has kıyafetlere girerek erkeklere benzemesinin haram olduğunu İfade etmektedir.
   Hafız İbn Hacer’in açıklamasına göre; kadınların ya da erkeklerin, konuşmalarda ve yürüyüşlerinde zıt cinslerine benzemeye çalışmaları da giyim kuşamlarında benzemeye çalışmaları gibi haramdır.
   Ancak, kadın ve erkeğin kıyafetleri beldelere göre değiştiği için bazı beldelerde erkek ve kadın kıyafetlerinin ayırd edilmeleri zorlaşacak şekilde birbirine benzeyebilirler. Bu durumda kadınların islami şekilde örtünmeleriyle bu benzerlik ortadan kalkmış olur.
   Konuşmada ve yürüyüşte karşı cinse benzemenin lanete hedef olması ise, yürüyenin ya da konuşanın kastına bağlıdır. Binaenaleyh yürümesini veya konuşmasını isteyerek karşı cinse benzeten kimse bu lanete hedef olursa da, yaratılışları icabı yürüyüşleri ve konuşmaları kadına benzeyen kimseler bu benzerlikten dolayı hadis-i şerifteki lanete hedef teşkil etmezler.    Ancak bu durumda olan kimseler bu benzerlikten kurtulmak için güçlerinin yettiği nispette alıştırma yapmakla mükelleftirler. Alıştırma sonu­cu yavaş yavaş bu durumdan kurtulabilirler. Eğer bu durumdan kurtulmak için gereken çabayı göstermezlerse onlar da bu lanete müstahak ve hedef olurlar.
www.ihvanlar.net

PAYLAŞ